Sen Öyle Zannetme, Kendini Bil!


Sistemin yazdığı senaryoyu, biz de diğerlerini zannederek yaşatmaya devam ediyoruz.  Zannettiğimizi fark ettiğimizde duygu, düşünce ve eylemleri seçebiliriz. Biz, bu seçimlerin sorumluluğunu aldığımızda hayat akışımızı yönlendirebiliriz.

Zan esarettir.

Sinan Canan

Dışarıdan gelen bir sese ya da içinden gelen düşüncelere verdiğin tepki, andaki sensin. Geçmişin pişmanlıklarından, geleceğin endişelerinden sıyrılarak dengeni sağlamayı seçen sen.

Seninle kesiştiğimiz yolda bizim algoritmamız başlar. Hikayemiz, eski gerçeklerimizi hatırlayana kadar yeni benliklerimizle yazılır. Bizi tamamlayan ilişki yoluna, birlikte, isteyerek ve karar vererek girmişizdir.

Ancak bu karar verilmişse, verilebiliyorsa; ve, karşılıklı verilince, kişiler -sen ile ben- kendilerini t a m olarak ‘verebilir’ler (bak, Türkçe, gene, ne yapıyor: ‘kendini vermeye karar vermek…) öbürüne – bu ‘verme’lerin karşılıklılığı yoluyla da, biz olabilirler:– İlişki, b i z dir.

İle/ Oruç Aruoba

“Biz” yolunda, yeni bir algoritmanın  çelişkilerini, kendi sistemine uyarlamayı başarırsan, akıştasın demektir. Merak etmek ve sormak, sisteminin arızaya maruz kalmaması için ilk yapman gerekendir. Beklenti ve varsayım olmadığı anlarda, rahatsızlık da sorgulamada yoktur. Böylece sorun yoktur. Bilinçli seçimlerinle kendi sistemini oluşturmayı sürdürüyorsundur.

Bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir.

Albus Dumbledore/ Harry Potter/ J.K. Rowling

Buraya seçim yapmak için gelmedin. sen seçimini çoktan yaptın. buraya neden bu seçimi yaptığını anlamaya geldin.

The Oracle/Matrix

Sistemimizin nasıl çalıştığı, sevgi ve üretimin verdiği haz ile yokluğundaki endişe ve öfke gibi zarar verici  duygulardan anlaşılır. Düşünceleriniz hayattaki gerçekliğinizi yaratır. Mutsuz ve sıkıntılı bir durumun farkındalığı, gizli düşünceleriniz ve en yakın arkadaşınız olan egonuzla yüzleşmekte olduğunuzu ortaya koyar.

Ego geçmişte ve gelecekte yaşar, anda var olmaz.

Duygularınızı ölçmek ve frekansınızı nasıl değiştireceğinizi öğrenmek, geminin kaptanı olduğunuzu ilan ettiğiniz ilk an olacaktır.

Evrenden Torpilim Var! /Aykut Oğut

Tüm öğretilerin merkezindeki öğrenme, üretme ve sevgi kavramlarını ne kadar bilsek de, uygulamakta zorluk çekiyoruz.  Eksik ya da yönlendirilmiş bilgi, farkındalık yolunda engel teşkil ediyor.

Henüz keşfedemediğimiz bilinçaltı ve rüya bilgisi ile iltihaplı beyinlerimizin yaptığı seçimlerin sonucunda yaşıyoruz. Üretim ve sevgi yetisi ilişkisini kavrayıp eksiklerin tamamlanmasına götüren algoritmayı anlamak ve uygulamak, mutluluk dediğimiz dengeli bir akışta yürümeyi sağlayan şu anki tek yol.

Hiç gerçek olduğundan emin olduğun bir rüya gördün mü? Ya bu rüyadan hiç uyanamasaydın o zaman gerçek dünya ile rüya arasındaki farkı nasıl ayırt edersin?

Morpheus/Matrix

Sistem, uzun süredir, korku, endişe ve ego çatışmaları ile güçleniyordu. Sevgi ve üretim, kendi programımızı sürdürülebilir kılarken, içinde bulunduğumuz sistemimi de ayakta tutacak ve belki tekrar güçlenecek  .

her çağda ve her uygarlıkta, insan tek ve aynı sorunun çözümü ile karşılaşmıştır: ayrı olmanın üstesinden nasıl gelip, birliği nasıl başarabileceği, kişinin kendi bireysel yaşamını nasıl aşıp bütüne nasıl ulaşacağı.

Sevme Sanatı/Erich Fromm

Tüm öğretilerin ortak birleşeni “kendini bil” kavramını, tekrar tekrar anlamlandırmakla yaşam ağına akmayı sürdüreceğiz .  Hatalarımızı ve yanlışlarımızı başkalarına yüklemediğimizi fark ettiğimizde, doğru yolda olmanın yüksek enerjisi ya da mutluluğunu hissedebiliriz.

insanın kendi kendine mutlu muyum diye sorması tuzak bir soru. Bu, sahip olma kültürünün bize dayattığı sorulardan bir tanesiSahip olmak için çalışmak, zeki olmak ve sahip oldukça mutlu olmak, önemli bir tuzak. Buna düşmemek gerekir.

Mutluluk, daha iyiye ulaşmış olmak değil, daha iyiye ulaşmaya çabalıyor olmak. Ve akış, daha iyiyi yapıyor olma çabası. Böylelikle bu ağ içerisindehep onunla bir alışveriş halinde olma durumunun adı.

Akışta mıyım sorusu, mutlu muyum sorusundan daha anlamlı. Ve yaşamı anlamlandırmak için daha uygun bir soru.

Türker Kılıç

Fedakarlık yerine, alışverişinden memnun kaldığın bağlarla güçlenen akışında, zannetmek ve beklenti içinde olmak, sistemini bozmak için sürekli çabalayacak.

Şikayet ediyorsan, bir kere daha Kendini Bilme zamanı gelmiştir.

“Kötü haber; zaman uçup gidiyor. İyi haber; pilot sizsiniz.”

Michael Altshuler